4 Kasım 2014 Salı

Islak Kurabiye ( Brownie Kurabiye)

Şerbetli tatlı sevmeyenler bile bu tatlıyı çok sevecek kesinlikle! Şerbetine rağmen o kadar hafif ki..

İster çay davetlerinizde isterseniz akşam yemeği ardından gururla sunabileceğiniz, hata riski neredeyse sıfır, herkesin ikişer üçer yiyeceği bir tatlı olduğundan emin olabilirsiniz :)


Malzemeler;

Kurabiyesi için
  • 25 gr ( 3 yemek kaşığı ) kakao
  • 125 gr tereyağı
  • 1 yumurta
  • 1 çay bardağı toz şeker
  • 1 çay bardağı sıvıyağ
  • 1 paket kabartma tozu
  • 1 paket vanilya
  •  2,5 su bardağı un
Şerbeti için
  • 1 su bardağı toz şeker
  • 2 su bardağı su
  • Birkaç damla limon suyu
Süslemek için
  • Toz antep fıstığı veya hindistan cevizi
Öncelikle şerbeti hazırlıyoruz. Su ve şekeri tencerede karıştırıp, orta ateşte 7-8 dakika kaynatıyoruz. Soğumaya bırakıyoruz. Ilıyınca bir saat buzdolabında bekletiyoruz. 

Kurabiylerimizi hazırlamak için un hariç tüm malzemeyi karıştırıp, yavaş yavaş unu ekleyerek yoğuruyoruz. Ele yapışmayan, yumuşak kıvamlı bir hamur olduğunda cevizden daha küçük parçalar alıp yuvarlayarak tepsiye diziyoruz. 200 derece önceden ısıtılmış fırında 20 dakika pişiriyoruz. 

Fırından çıkan kurabiyelerimizi 2-3 dakika dinlendirdikten sonra tek tek soğumuş şerbete batırıp hafif derin bir kaba diziyoruz. Yalnız kurabiyeleri şerbete batırırken hızlı olmamız gerekiyor ki elimizde dağılmasın. Tüm kurabiyelere aynı işlemi uyguladıktan sonra kalan şerbeti üzerilerine döküyoruz. Birkaç saat hatta mümkünse bir gece önceden yapıp buzdolabında dinlendiriyoruz. Süsleyerek servise hazırlıyoruz.

Afiyet olsun :) 


Kurutulmuş Domates Salatası

Yemek hazırlamak, mutfakta vakit geçirmek benim için bir keyif. Terapi gibi. Evet yemeyi de çok seviyorum ama yapmayı ayrı seviyorum. Hani insan diyetteyken canı bişi ister ya, olsa da yesem falan dersiniz benim canım yemek yapmayı bile özlüyor o derece.

Her öğünü ayrı ayrı seviyorum ama tartışmasız en çok kahvaltı sofraları hazırlamayı seviyorum, çünkü kahvaltı eşittir mutluluk :) 


Tüm malzemeleri göz kararı ve damak tadınıza göre ayarlayabilirsiniz ;

Suda bekletilmiş, yumuşatılmış ve minik minik doğranmış kuru domates, doğranmış yeşil ve siyah zeytin, zeytinyağı, dağ kekiği ve dilerseniz az pul biberi karıştırıp kahvaltıya yetiştirin :) 

Sevgiler, 















Dereotlu Mahlepli Poğaça

Bence poğaça dediğin 'kıyır kıyır' olmalı. İşte bu tarif tam da benim gibi 'kıyır kıyır' sevenler için :)

Herkesin ayrı bir 'kıyır kıyır' yapma sırrı vardır, benimki kesinlikle sirke. Elma, üzüm hiç farketmez, mümkünse ev yapımı sirke poğaçalara müthiş bir doku katıyor.


Malzemeler
  • 125 gr oda sıcaklığında margarin veya tereyağı
  • 1/2 su bardağı sıvıyağ
  • 1 su bardağından iki parmak eksik yoğurt
  • 1 yumurta ( akı içine, sarısı üzerine)
  • 3,5-4 su bardağı un ( tam buğdağ ve beyaz unu karışık kullanabilirsiniz )
  • 1 tatlı kaşığı tuz
  • 1 tatlı kaşığı toz şeker
  • Yarım bağ kıyılmış dereotu ( Saplarını ayırıp, sadece yapraklarını doğramanız gerekiyor)
  • 2 yemek kaşığı sirke ( ben elma sirkesi kullanıyorum)
  • 1 tatlı kaşığı mahlep
  • İçi için yarım yağlı beyaz peynir
Unu yoğurma kabına alıp, ortasını havuz gibi açıp tüm malzemeleri ortasına alın ve yoğurun. Kıvamı uygun olmazsa tekrar un ekleyebilirsiniz. Hamurdan yumurta büyüklüğünde parçalar kopartıp, elinizde ortasını açarak peynir ile doldurun ve yuvarlayın. Yağlanmış veya yağlı kağıt serilmiş tepsiye aralıklarla dizin. üzerine yumurta sarısını sürün. Keten tohumu,çörek otu, susam, tuzsuz çekirdek ne ile isterseniz onunla süsleyin. 180 derece önceden ısıtılmış fırında 30-35 dakika kadar pişirin. 

Pazar kahvaltısında sıcak sıcak servis yapın :)

Sevgiler


Bi' Sonbahar Çorbası

Bence en sempatik meyvelerden biri; balkabağı :) Meyve mi sebze mi olduğu ayrı bir tartışma konusuyken, çekirdeği olan her şeyi meyve kategorisinde kabul eden görüşü daha çok benimsediğim için ondan meyve diye bahsediyorum. Sizin için meyve midir sebze mi bilmem ama bu sevimli kabakların tatlısını, çöreğini, çorbasını, her şeyini denemenizi şiddetle tavsiye ederim.


Malzemeler;
  • 500 gr balkabağı
  • 2 yemek kaşığı sıvıyağ
  • 2 diş sarımsak
  • 1 kuru soğan
  • 1 havuç
  • 1 patates
  • 1,5lt su
  • 1 çay kaşığı mustak cevizi
  • 1 su bardağı süt
  • 1/2 paket labne peyniri
  • Tuz
  • Karabiber
  • Kekik
  • 1-2 adet defne yaprağı

Balkabağını soyulmuş almanızı tavsiye ederim aksi takdirde tüm enerjinizi soymaya harcayıp çorbayı yapmaktan vazgeçebilirsiniz :) 

Öncelikle balkabağımızı dilimleyip yağlı kağıt üzerinde 180 derecede ısıtılmış fırında yumuşayana kadar pişiriyoruz. Balkabağı piştikten sonra tencereye yağı, sarımsak ve soğanı alıp orta ateşte kavuruyoruz. Sonra rendelenmiş patates ve havuç, balkabağı mustak cevizi, defne yaprağı ve suyunu ekliyoruz. Dikkat defne yapraklarını kırmadan yaprak olarak atıyoruz çünkü çorbamız pişince içinden alacağız, sadece aromasını katmasını istiyoruz. Bu malzemeleri ekledikten sonra birkaç taşım yüksek ateşte ardından orta ateşte 15-20 dakika pişiriyoruz. Çorbamızı blender ile püre haline getiriyoruz. Ardından süt ile inceltip, çırpılmış labne ile kıvamını ayarlıyoruz. Tuzunu, karabiber ve kekiğini ekleyip bir taşım daha kaynatıyoruz. Çorbamız afiyetle yenmeye hazırdır :)

Sevgiler,